Fethiye’de çatısını yaptırmak istedikleri evin dolandırıcılar tarafından ellerinden alındığını öne süren 85 yaşındaki Memiş Şahin ile eşi 84 yaşındaki Hayriye Şahin, 5 gün önce çıkarıldıkları evin bahçesinde yaşamaya başladı.
Fethiye’nin Babataşı Mahallesi’nde 767 metrekare arsa içindeki tek katlı müstakil evde, eşi Hayriye, kızı Hacer ve damadı Mustafa Yeni ile birlikte oturan Memiş Şahin, geçen yıl Temmuz ayında evine çatı yaptırmak istedi. Damadı Mustafa Yeni’nin inşaat ustası olarak firmasında çalıştığı yüklenici O.D. ile anlaşan Memiş Şahin, sözleşme imzalamak için Fethiye Belediyesi’ne gitti. İddiaya göre Şahin’e çatı yapım sözleşmesi yerine, evini sattığına dair satış sözleşmesi imzalattırıldı. Evde oturmaya devam eden Memiş Şahin’in geçen yıl Kasım ayında kapısı tekrar çalındı. Yaşananlardan habersiz olan İ.Ç., emlakçı aracılığıyla satın aldığı evin boşaltılmasını istedi. Büyük şok yaşayan aile fertleri evi satmadıklarını belirterek, dolandırıldıkları iddiasıyla Fethiye Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı.
Dava devam ederken geçen Salı, Şahin ailesinin evine icra görevlileri geldi. Evdeki eşyaları yediemin deposuna taşınan Memiş ve Hayriye Şahin, kızları Hacer Yeni ile birlikte evden çıkarıldı. Kapısına kilit vurulan evden başka gidecek yerleri olmayan yaşlı çift ve kızları bahçede yaşamaya başladı. Kendisi de yürüme güçlüğü çeken Hacer Yeni, kalp yetmezliği ve solunum sıkıntısı yaşayan babası Memiş Şahin ile baston yardımıyla yürüyebilen annesi Hayriye Şahin’e evin önündeki üzüm bağının gölgesinde bakmaya başladı. Günün büyük bölümünü oksijen tüpüne bağlı geçiren Memiş Şahin’e tuvalete gidemediği için alt bezi bağlandı. 40 dereceyi aşan sıcakta 5 gündür evlerinin bahçesinde yaşayan Şahin çifti ve kızlarına komşuları sahip çıktı. Buzdolaplarından başka eşyası kalmayan aileye komşuları tarafından piknik tüpü, mutfak eşyasıyla yatak ve yorgan verildi. Kavurucu sıcaklara rağmen evin bahçesinden ayrılmayan Şahin çifti, başka gidecek yerleri olmadığını söyledi.
Tek katlı müstakil evine çatı katı yaptırmak için imza attığı sözleşmenin satış sözleşmesi olduğundan haber olmadığını öne süren Memiş Şahin, evin satıldığını öğrendikten sonra eşi ve kendisinin rahatsızlığının arttığını söyledi. Günün büyük bölümünü oksijen tüpüne bağlı geçirdiğini anlatan Şahin, “Hastanede yatıyordum. İmza için belediyeye götürdüler. Önüme gelen kâğıdı imzalamamı istediler. ‘Evin üstünü yapacağız’ dediler. Halbuki tapuymuş. Daha sonra evin satıldığını söylediler. Fenalaştım, dizimden ameliyat oldum. Sonra da bu hale düştük. Hiç kimseden para almadım. Hakkımı arayacağım, evden çıkmam” dedi.
Babası Memiş Şahin’in dolandırıldığını öne süren Hacer Yeni, hukuk mücadelesinin devam ettiğini anlattı. Kiracı durumuna düştükleri evden polis zoruyla çıkarıldıklarını aktaran Yeni, evin bahçesinden başka gidecek yerleri olmadığını kaydetti. İcra memurlarının 2 ambulans ve çevik kuvvet polisiyle eve geldiğini vurgulayan Yeni, “Evden eşyaları çıkardılar. Annemin bacakları kalçasından kırık, babama ise anjiyo yapıldı, kalp yetmezliği var. Oksijen tüpüyle nefes alıyor. Buzdolabımı bıraktılar. Komşuların yardımıyla yaşıyoruz. Evden çıkmayacağım. Evimi nasıl aldılarsa o şekilde geri versinler. Kış gelince çadır kuracağız” şeklinde konuştu. Evlerini 2010 yılında ölen oğulları için yaptırdıklarını vurgulayan Hayriye Şahin de dolandırıcı kurbanı oldukları öne sürdü. Evden ancak ölüsünün çıkacağını aktaran Şahin, hukuk mücadelesini kazanana kadar evin bahçesinde yaşacaklarını kaydetti.