Saadet Partisi İlçe Başkanı Ramazan Yiğit, Paris’te yapılan teröre lanet yürüyüşü ile ilgili olarak yazılı basın açıklaması yaptı. İlçe Başkanı Ramazan Yiğit Açıklamasında “Yürüyüşü Teröre Lanet Yürüyüşü Değil Teröre Destek Yürüyüşü Olmuştur” dedi.
Saadet Partisi İlçe Başkanı Ramazan Yiğit açıklamasında; “Fransa da yaşanan terör saldırısı Siyonist ve haçlı zihniyetin bir oyunudur. Biz bu oyunları 11 Eylül de Amerika’da da gördük. Tamamen planlanmış, hedefte İslam’ı kötü gösterme çabası olan bir olaydır. Terör saldırısında bir çok şüpheli ve çözümlenmeyen delil ve bulgular olmasına rağmen, bir takım odaklar ve medya bu saldırıyı Müslümanlara ve İslam’a mal etme çabasına girmektedir. Hâlbuki geçen senelerde 77 kişinin öldürülmesiyle sonuçlanan terör saldırısında, Hıristiyan olan terör zanlısı için aynı medya, akıl hastası teşhisi koymuştur.
Terör saldırısını Bir Hıristiyan gerçekleştirdiğinde akıl hastası denmekte fakat bir Müslüman gerçekleştirdiğinde Müslümanlar terörist gibi gösterilmektedir. Terör kimden gelirse gelsin ve kime yönelirse yönelsin kabulü asla mümkün olmayan tedhiş hareketidir. Bu anlamda Fransa’da yaşanan ve 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör olayını kınıyoruz. Ancak şurası çok açıktır ki, İslam karşıtlığıyla zaten tartışmaların odağındaki bir dergiye yönelik bu terör olayıyla İslam ve Müslümanlar hedef alınmıştır. Batı’da yükselen İslam karşıtlığı bu saldırı ile körüklenmek ve daha da vahimi saldırıyı gerçekleştiren kişilerin kimlikleri üzerinde İslam ülkelerine yönelik yeni bir saldırı bahanesine zemin hazırlanmak istenmektedir. Fransa’nın özellikle Cezayir, Libya, Tunus, Nijer ve Mali gibi Afrika ülkeleri üzerindeki ırkçı emperyalist sömürgeci hayalleri öteden beri bilinmektedir. Kaddafi’yi devirmek bahanesiyle Libya’ya yapılan ilk saldırı “bu bir Haçlı seferidir” denilerek Fransa tarafından gerçekleştirilmişti. Yine Fransa, Mali’ye “İslamcı militanları önlemek” bahanesiyle askeri müdahalede bulunmuştu. Özellikle Kuzey ve Kuzey Batı Afrika üzerinde etkili olmayı ve bu sayede Akdeniz’i kontrolü altında tutmayı amaçlayan Fransa buna zemin hazırlamak için kendi ülkesinde bir takım trajik oyunlar sergilemekten geri durmuyor.
Şunu çok net bir şekilde söyleyebiliriz ki, Fransa Haçlı saldırılarına zemin oluşturmak için kendi ülkesinde çatapat patlatmaktadır. Tıpkı ABD’nin Afganistan ve Irak’ı işgal etmek için 11 Eylül’ü tertiplemesi gibi! Çok açıktır ki tezgahlanan bu saldırı Haçlı birliğinin İslama karşı yeni cepheler açmak için bir bahanesi olacaktır. Aynı 11 Eylül saldırısı gibi. Pazar günü Fransa da gerçekleşen Teröre karşı Liderler yürüyüşü Tam bir Haçlı yürüyüşü haline dönmüştür.
Acı olan ise Sayın Davutoğlu nun Haçlı Birliğinde yürüyüşü olmuştur. Biz Türkiye olarak tüm terör saldırıların karşısında olan bir milletiz. Fakat böyle oyunlara da gelmemeliyiz. Dün gerçekleşen Paris yürüyüşü gerçekten terörü lanetleyen bir yürüyüş olsaydı..
Terör ve şiddeti! Peygamberimize ve mukaddes değerlerimize hakareti! Irkçılığı! Devlet terörünü! Mabetlere yapılan saldırıları! Terör bahanesi ile şehirlerin bombardıman edilmesini! İslam dünyasının sömürülmesini! Terör örgütlerine para, silah ve insan desteği sağlanmasını! Haçlı seferleri rezaletini! İnsansız hava araçları ile başka devletlerde cinayetler işlenmesini! CIA, MOSSAD gibi örgütlerin cinayetlerini!
Büyük Ortadoğu Projesini! Bütün bunları protesto etmek gerekmez miydi. Fakat gördük ki bunların hiçbirine değinilmemiş. Kendi yapacakları yeni devlet terörü nü meşrulaştırmak için yapılan bir yürüyüş olmuştur. Bu yürüyüş bu haliyle “teröre lanet yürüyüşü” değil, Teröre Destek Yürüyüşü olmuştur. Başta TC Sayın Başbakanımızın ve Hükümet yetkililerin bu yürüyüşte olmaları da bizleri üzmüştür.
Libya, Suriye ve Irak ta olduğu gibi İleri tarihte yapılacak yeni devlet terörlerinde yine bizi taşeron olarak mı kullanacaklar. Sayın başkanımızın yeni bir “one minite” deyip bu Haçlı zihniyetinin planlarına dur demeli ve İslam Birliği için D8 çalışmalarına hız vermesi gerekmektedir. Yoksa bunun hesabını ne bu milletimize verebilirler nede ahiret de verebilirler. Yanlıştan bir an önce dönülmelidir.”ifadelerini kullandı.