Fethiye’de yaşayan Çerkesler “Büyük Çerkes Sürgünü ve Soykırımını” yapmış oldukları yazılı açıklama ile anarak sürgüncüleri ve soykırımcıları kınadılar.

Fethiye’de yaşayan Çerkesler  komitesi açıklamalarına başlamadan önce 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Spor Bayramını kutlayarak Soma’da hayatını kaybeden maden işçileri için bir kez daha  başsağlığında bulundular. Fethiye’de yaşayan Çerkesler yapmış oldukları açıklamada “Önce; Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Anadolu’da kurtuluş mücadelesi vermiş atalarımızın evlatları olarak vatanımız Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluş meşalesinin yakıldığı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Spor Bayramını kutluyoruz. Ne yazık ki; 19 Mayıs’ı Soma’da yaşanan felaket nedeniyle acı içinde kutlamaktayız. Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen facia gibi bir kaza neticesinde maden işçilerimiz hayatlarını kaybetmişlerdir. Bu olayı derin bir üzüntü içersinde karşıladık. Şehit olan maden işçilerimize bir kez daha Allahtan Rahmet kederli Ailelerine sabır ve başsağlığı diliyoruz. Allah bir daha ülkemize ve halkımıza böyle bir acı yaşatmasın” denildi.

Fethiye’de yaşayan Çerkesler Komitesi açıklamalarında “21 Mayıs 2014 tarihi;  Çerkeslerin 1864′de uğramış olduğu soykırım ve sürgününün 150. yıl dönümü olmaktadır. 150 yıldır halkımızın belleğine kazınan tüm acıları, savaşları, insanlık dışı uygulamaları dünyaya bir kez daha haykırıyoruz. 150 yıldır ulusal ve kültürel kimliğimizi yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyoruz. Soykırım ve sürgünün acısını yüreğinde hisseden tüm Çerkesleri ve Çerkes dostlarını 150. yıldönümünde Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün tanınması ve anılması için hep beraber olmaya çağırıyoruz” dediler. 21 Mayıs tarihi Çerkes’lerin 1864′de uğradığı soykırım ve sürgününün yıl dönümü;  Tarihin en eski dönemlerinden beri yaşadıkları anayurtları Kafkasya’da eşsiz bir dil ve kültür geliştiren Çerkesler yüzyıllarca süren onurlu bir direnişe rağmen, büyük devletlerin ve Çarlık Rusyası’nın kolonyalist politikaları ve stratejik hedefleri doğrultusunda soykırıma uğramış ve Anayurtlarından koparıldılar. Tüm baskılara, dağılmışlığa, acılara karşın Çerkesler varlıklarını ve kimliklerini koruyorlar, yaşatıyorlar. Bu nedenle 21 Mayıs’lar, Çerkes halkının yaşama direncinin ifadesi olmakta; Direniştir, başkaldırıdır, diriliştir. Tüm zalimlere inat, Çerkesya’nın yeniden var olma mücadelesidir. 21 Mayıs’lar; Çerkeslerin belleğine kazınan tüm bu acıları, savaşları insanlık dışı uygulamaları dünyaya haykırmak istediği gündür. 21 Mayıs’lar dün, bugün, yarın perspektifinde ulusal ve kültürel kimliklerini yaşama ve yaşatma isteği ile geleceğe ışık tuttuğu günler olmaktadır.